Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Gaziantep mitinginde Baykal, Bahçeli, Uzan'ı eleştiri yağmuruna tuttu. Parti liderlerinin 4 gün sonra tezgahı kapatıp gideceklerini söyleyen Erdoğan, Türkiye'nin kalp ritminin bundan sonra bozulmayacağını belirtti. Erdoğan, bonozedelerle ilgili kararın Bakanlar Kurulu'ndan imzadan çıkarak Çankaya'ya gönderildiğini ifade etti.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Gaziantep İstasyon Meydanı'nda partisinin düzenlediği mitingde konuştu. Partililerin coşkulu karşılamasına teşekkür ederek konuşmasına başlayan Başbakan Erdoğan, CHP'nin gazetelere verdiği ilanı değerlendirdi. Erdoğan, "Sayın Baykal gazete ilanında ne diyor? Bir televizyon stüdyosu hazırlamış, kendisi bir koltukta oturuyor, yandaki boş. Bana davet yapıyor, buraya gel diyor. Ama önünü de bir yazı koymuş er meydanı diye. Sayın Baykal karıştırdı, orası stüdyo, er meydanıburası. İşte sana en güzel cevabı Gaziantepli veriyor" dedi.

Parti liderlerini oy avcılarına benzeten Erdoğan, "Meydanlarda oy avcılarının uçurdukları balonları biliyorsunuz. Şimdi indirim yapmaya başladılar. Yakında tezgahı kapatacaklar. 4 gün sonra tezgah kapatacaklar, tası tarağı toplayıp gidecekler bazıları. Çünkü bu meydan seçim meydanı. Onlar için ucuzluk meydanı, işporta pazarı" diye konuştu.
Baykal'ın AK Parti'nin seçmenlere altın dağıttığı iddialarına da cevap veren Başbakan Erdoğan şunları söyledi:

"Sayın Baykal, Kahramanmaraş'ta 'AK Parti oy için insanlara altın dağıtıyor' dedi. Sonra diyorlar ki siyaset meydanı gerildi. Bunun cevabını vermek AK Parti Genel Başkanı olarak bana düşmez mi? Bu cevabı vermezsem, acaba millet bir şeyler mi oluyor demez mi? Hiç sıkılmadan bu sözleri söylüyor. Bu kadarı da ayıp oluyor. Yaşıma başıma yakışmaz diyemiyor. Yaşın 70 olmuş hala bu lafları söylüyorsun. Buradan diyorum ki sayın Baykal, dürüstsen bunu ispat edeceksin. Bunu ispat etmezsen tüm vatandaşlarasesleniyorum. CHP'ye gönül verenleri tenzih ederim. Çünkü Baykal onlara da layık değil. İspat edemezsen namertsin, müfterisin. İnsaf sahibi, izan sahibi herkese soruyorum. Acaba Türk milletinin oyunu bir çeyrek altına satabileceğine sizler ihtimal veriyor musunuz. Böyle büyük bir hakaret yapılır mı. Ama sayın Baykal yapar. Biri ip atar biri yalan atar. Siyaset bu kadar ucuzlatılır mı? Kılavuzu karga olanın Bu kılavuzu değiştir, yoksa kurtulamayacaksın sıkıntılardan. Bundan daha büyük ayıp görülmüş müdür".

Türkiye'nin büyüme sürecinde çizgiden ayrılmaksızın değişim istikametinden geriye adım atmadan yoluna devam edeceğini vurgulayan Başbakan Erdoğan, "Türkiye o sıkıntılı dönemleri bir daha yaşamayacak, bu yavrulara bunu yaşatmayacağız mutlu yarını bizim iktidarımızla bulacaklar. Türkiye'nin kalp ritmi bir daha bozulmayacak. Ama AK Parti iktidarıyla. Biz diyoruz ki sandıktan istikrar çıksın, güven çıksın, çok daha güçlü bir AK Parti çıksın. Bugüne kadar emanetinizi emanetimiz bildik. Bundan sonra da bu yolda yürüyeceğiz, hukukunuzu kendi hukukumuz bildik Bundan sonra da bu istikamette yürüyeceğiz. Türkiye'nin vicdanını karartanlara fitneden, fesattan iftiradan medet umanlara fırsat vermedik vermeyeceğiz. Halkımızın bütün özlemlerini gerçekleştireceğiz.

akülteden, fabrikaya, köyden, kente her alanda adaletin çıtasını daha yükselteceğiz. 5 yıllık iktidarda Cumhuriyet tarihinin rekorlarını kırdık, yeni rekorlar kıracağız. Türkiye'nin ilk defa sosyal hukuk devleti olduğunu hissettirdik. Esnaf, tüccar, sanayici, çiftçi istikrarın kıymetini değerini iyi bilir. Gaziantepli istikrarsızlığın nasıl bir felaket olduğunu da iyi bilir. Demokratik istikrar olmadan ekonomik istikrar olmaz. Bunu Şahinbey'in torunları, bunu Şehitkamil'in çocukları Nizipliler, İslahiyeliler çok iyi bilir. Hiçbir proje yarım kalmasın diye durmak yok yola devam diyoruz. Büyüme talebi, kalkınma talebi kesintiye uğramasın diye yola devam diyoruz. Muazzam tecrübeye sahibiz. Kesintisiz aydınlık için durmak yok yola devam".

Göreve geldiklerinde Türkiye'nin milli gelirinin 180 milyar dolar olduğunu, bunu 400 milyar dolara yükselttiklerini, 36 milyar dolar olan ihracatı 95 milyar dolara çıkardıklarını anlatan Erdoğan, "Sayın Baykal, sayın Bahçeli siz de bu ülkede hükümetlerde bulundunuz niye yapmadınız? Bunlar hayatlarında iki koyun gütmediler ki başarılı olsunlar" dedi.

MHP lideri Bahçeli'nin dönemlerinde batan 22 tane bankanın hesabını vermesi gerektiğini belirten Erdoğan, "Sayın Bahçeli meydanlarda konuşuyor, hakkıdır. Sayın Bahçeli, önce sen şu hesabı ver. 22 tane banka hortumlanarak fona devredildi mi? Bunun maliyeti olan 40 milyar doları kim ödedi? Bu parayı benim Gaziantepli kardeşim çiftçi, köylü kardeşim, memurum işçim siz ödediniz. Bunların içinde bir tanesi vardı İmarbank. Bu İmar Bankası'nın başındaki diyor ki mazotu 1 YTL'ye indireceğim. Şu anda mazotçular türedi. Bir mazotçu da sayın Baykal o da diyor ki ÖTV'yi kaldıracağım. Baykal, çiftçiye mazot desteğinden haberin var mı. Bunu hesapladığında zaten mazot 1 YTL'ye düşüyor. Bunların derdi meydanlarda halkı aldatmak. Çünkü son oyunlarını oynuyorlar, son rollerine soyunuyorlar 3 Kasımda olduğu gibi bunları da gelin sandığa gömün. Sayın Bahçeli'ye kimse bunun hesabını sordu mu? Sayın Bahçeli Yüce Divana gidecek birisi. Bu kadar hortumlamaya seyirci kalınamaz. Ver bunun hesabını. 13.5 katrilyon nema adı altında
işçiden para kesildi. Bu parayı biz ödedik. İmar zedelere 9 katrilyon borç vardı.

Çıkmış beyefendi diyorki mazotu 1 YTL yapacağız. Beyefendi sen mazotu indirmeyi bırak ta Türkiye'den kaçan o dürüst baban, kardeşin var ya onların adına 9 katrilyonu öde. Bu şahıs Güney Kıbrıs'tan yani Rum kesiminden sanal bir şirket kurmuşlar. Bu sanal şirketle Türkiye Cumhuriyeti hakkında dava açtılar. Neymiş bu davayı kazanacaklar 40-50 milyar dolar alacaklar. Hani sen milliyetçi vatan severdin, ne işin var senin Güney Kıbrıs'ta. Uluslararası tahkimden bir karar gelirse ben bunu tanımıyorum. Bu can bu tende oldukça Tayyip Erdoğan'dan bir kuruş alamaz" diye konuştu.

"BONOZEDELER KARARI ÇANKAYA'YA GİTTİ"

Konuşmasında bonozedelerle ilgili son gelişmeleri de bildiren Başbakan Erdoğan, "Bonozedelere haber vereyim. Danıştay kararı verdi. Bonozedelerle ilgili bakanlar kurulu kararını Çankaya'ya gönderdik. Öyle zannediyorum ki Çankaya onayından sonra ödemeler açıklanacak" dedi.

İstasyon meydanında düzenlenen mitingdeki konuşmasında bir kere daha Baykal ve Bahçeli'ye seslenen Erdoğan, şunları söyledi: "Ben tek başına iktidar olamadığımız zaman ben çekileceğim. Sayın Bahçeli 3 Kasımda ben ayrılıyorum dedin, dayanamadın 9 ay sonra geldin. Sayın Baykal'ı biliyorsunuz. Arkadan gelenlerin önünü tıkamayalım. Başarılıysan devam et, başarısızsan arkadakilerin önünü aç. AK Parti tek başına iktidar olamazsa ben çekiliyorum. Ama diyorum ki sayın Baykal sen iktidar olamazsan çekilebilecek misin? Sayın Bahçeli sen tek başına iktidar olmazsan çekilecek misin? İkisi de verdikleri cevaplarda benim siyasi ecelimin geldiğini söylüyor. Bahçel'i, sen kendine bak. 22 Temmuz'dan sonra sandıktan ne çıkacağını göreceksin. Sayın Bahçeli merhum Türkeş'in miras yedicisi. Sayın Türkeş'le ayakta durmaya çalışıyor. Baykal, diyor CHP Atatürk'ün partisi. Sayın Baykal, Atatürk'ten sonra bu parti demokrat partiyi doğurdu. Sen nerdeydin. Yaşın 70'e vardı ama o günleri unutuyorsun. Atatürk Baykal gibi birisinin lider olacağını bilseydi belki de bu partiyi kurmazdı. Atatürk'ten sonra Türk lirasının üzerinden Atatürk resmini kaldırdı, oraya İnönü resmini koydu.

Sayın Baykal sen ne konuşuyorsun. Siz bir defa Atatürk'ün paranın üstündeki resmine dayanamadınız, posta pulları üzerinden resimleri kaldırdılar, okullardan resimleri kaldırdılar. Bu miras yediler tasfiye oluncaya kadar mücadelemiz devam edecektir".

Konuşmasının son bölümünde parti liderlerine konuşmaları konusunda uyarılarda da bulunan Erdoğan, "Bu parlamentoda yüz yüze olacağız. Kapıları kapamayın. Çünkü burada bireysel menfaatler yok, kurumsal menfaat yok. Türkiye'nin Türk milletinin menfaatlerini konuşacağız. Zümre siyaseti değil, mezhep siyaseti değil, birlik ve beraberlik siyaseti yapalım" dedi.

İHA